بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَمۡ تَسۡـَٔلُهُمۡ خَرۡجٗا فَخَرَاجُ رَبِّكَ خَيۡرٞۖ وَهُوَ خَيۡرُ ٱلرَّٰزِقِينَ ٧٢

Yoksa sen, onlardan bir ücret mi istiyorsun? Rabbının ecri daha hayırlıdır. Ve O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.

– İbni Kesir

وَإِنَّكَ لَتَدۡعُوهُمۡ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٖ ٧٣

Aslında sen, onları dosdoğru bir yola çağırıyorsun.

– İbni Kesir

وَإِنَّ ٱلَّذِينَ لَا يُؤۡمِنُونَ بِٱلۡأٓخِرَةِ عَنِ ٱلصِّرَٰطِ لَنَٰكِبُونَ ٧٤

Ama ahirete inanmayanlar, mutlaka bu yoldan sapmaktadırlar.

– İbni Kesir

۞ وَلَوۡ رَحِمۡنَٰهُمۡ وَكَشَفۡنَا مَا بِهِم مِّن ضُرّٖ لَّلَجُّواْ فِي طُغۡيَٰنِهِمۡ يَعۡمَهُونَ ٧٥

Şayet Biz, onlara acısak ve başlarındaki sıkıntıyı gidersek yine de azgınlıkları içinde bocalayıp kalırlar.

– İbni Kesir

وَلَقَدۡ أَخَذۡنَٰهُم بِٱلۡعَذَابِ فَمَا ٱسۡتَكَانُواْ لِرَبِّهِمۡ وَمَا يَتَضَرَّعُونَ ٧٦

Andolsun ki Biz, onları azabla yakaladık. Ama yine de Rabblarına boyun eğmediler. Onlar yalvarıp yakarmazlar.

– İbni Kesir

حَتَّىٰٓ إِذَا فَتَحۡنَا عَلَيۡهِم بَابٗا ذَا عَذَابٖ شَدِيدٍ إِذَا هُمۡ فِيهِ مُبۡلِسُونَ ٧٧

Sonunda onlara şiddetli bir azab kapısı açtığımızda şaşkına dönüp ümitsiz kalıverdiler

– İbni Kesir

وَهُوَ ٱلَّذِيٓ أَنشَأَ لَكُمُ ٱلسَّمۡعَ وَٱلۡأَبۡصَٰرَ وَٱلۡأَفۡـِٔدَةَۚ قَلِيلٗا مَّا تَشۡكُرُونَ ٧٨

Sizin için kulaklar, gözler ve kalbler var eden O'dur. Ne de az şükrediyorsunuz.

– İbni Kesir

وَهُوَ ٱلَّذِي ذَرَأَكُمۡ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَإِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ ٧٩

Sizi yeryüzünde yaratıp türeten O'dur. Ve O'nun huzurunda toplanacaksınız

– İbni Kesir

وَهُوَ ٱلَّذِي يُحۡيِۦ وَيُمِيتُ وَلَهُ ٱخۡتِلَٰفُ ٱلَّيۡلِ وَٱلنَّهَارِۚ أَفَلَا تَعۡقِلُونَ ٨٠

Dirilten de, öldüren de O'dur. Geceyle gündüzün birbiri ardı sıra gelmesi de O'nun emrine bağlıdır. Hala düşünmez misiniz?

– İbni Kesir

بَلۡ قَالُواْ مِثۡلَ مَا قَالَ ٱلۡأَوَّلُونَ ٨١

Hayır, onlar yine de öncekilerin dediklerini derler.

– İbni Kesir

قَالُوٓاْ أَءِذَا مِتۡنَا وَكُنَّا تُرَابٗا وَعِظَٰمًا أَءِنَّا لَمَبۡعُوثُونَ ٨٢

Onlar demişlerdi ki: Ölüp de toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, gerçekten biz mi diriltileceğiz?

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu